Yontar, Marmaraereğlisi’ni Meclis gündemine taşıdı

CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, Marmaraereğlisi’nde OPET’e ait Marmara terminalinde yapılması planlanan 268 yeni kimyasal depolama tankının çevre, insan sağlığı ve güvenlik açısından yaratacağı risklere değindi.

Marmaraereğlisi’nin Kamaradere Mahallesi Tilkiçatağı mevkiinde, OPET Petrolcülük A.Ş.’ye ait Marmara Terminali’nde mevcut 68 adet kimyasal depolama tankına ilave olarak 268 yeni tank yapılmasının planlandığı kamuoyuna yansıdığını aktaran Yontar, söz konusu kapasite artışının; yangın, patlama, sızıntı ve emisyon risklerinin, Marmara Bölgesi’nin yüksek deprem riski, kıyı ekosistemleri, tarım alanları ve yerleşim alanlarına yakınlık, tanker trafiği ile acil müdahale ve tahliye kapasitesi ile bölgede yoğunlaşan sanayi ve depolama faaliyetlerinin yarattığı etkiler açısından ciddi kaygılara yol açtığını dile getirdi.

“TÜM TEKİRDAĞLILARIN ORTAK SORUMLULUĞU”

Marmaraereğlisi’nin turizm, yaşam ve çevresel taşıma kapasitesinin ağır kimyasal depolama faaliyetleriyle geri dönülmez biçimde zarar görmesini engellemenin tüm Tekirdağlıların ortak sorumluluğu olduğunu belirten CHP Tekirdağ Milletvekili Nurten Yontar, konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşıdı.

YARATACAĞI TEHLİKE NASIL BERTARAF EDİLECEK?

Yontar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle verdiği yazılı soru önergesinde, OPET Petrolcülük A.Ş.’nin Marmaraereğlisi Marmara Terminali’nde ilave edilmesi planlanan 268 tank bilgisinin doğru olup olmadığını; mevcut ve planlanan tanklarda hangi kimyasal ürünlerin, hangi miktarlarda depolanacağı ve bu ürünlerin tehlike sınıfları; tesis için öngörülen ikincil sızdırmazlık sistemleri, drenaj altyapısı ve yangın söndürme sırasında oluşacak kirli suların nasıl bertaraf edileceğini sordu.

TAHLİYE PLANI VAR MI?

Ayrıca bu akışların denize, dere yataklarına ve tarım alanlarına karışmasını önleyecek somut önlemler, olası bir yangın veya patlama durumunda Marmaraereğlisi’nin mevcut itfaiye, sağlık ve acil müdahale kapasitesinin yeterliliği, yaz aylarında nüfusu ciddi biçimde artan ilçede acil bir durumda tahliye planının bulunup bulunmadığı ve bu planın hangi senaryolarla test edildiği de önergede yer aldı.

Yontar, ÇED sürecinde halktan gelen itiraz ve görüşlerin bağlayıcılığının ne olduğu ile halkın açıkça karşı çıktığı bir projede Bakanlığın “kamu yararı” tanımının hangi ölçütlere dayandığının da açıklığa kavuşturulmasını talep etti.